BUGÜN 2 TEMMUZ ya da ISSIZLIĞIN ORTASINDA

Bu acının üzerine başka üzüntüler geldiyse
Ya da kumlar örttüysen bu yangının üzerine
O zamanlar bu coğrafyada değildiysen,
Ya da anlamayacak kadar genç idi isen,
Belki acılardan nasır tutmuştu yüreğin...

Yine de:
Hâlâ hatırlaman ve unutmaman
Olanları belleğine iyice kazıman için geç değil.

Ya da

Hey şeyi hatırlıyor ve unutmadı isen
Yanındakine dön ve tekrar hatırlat o günü:

2 T.E.M.M.U.Z 1.9.9.3

Yer: Sivas Madımak Oteli

Ve yanındakine dönüp o gün izlediğin/okuduğun/ dinlediğin tüm olayları ve Sivas’tan yaşadığın yere ulaşan o yangının kokusunu hatırlat. Yalan tarihin, yalan sayfalarından birinde öylesine bir yangın olarak yer almaması için lütfen unutma, unutturma.

Ve şairlerin en güzeli keşke o gün eflatun yağmurlar yağdırabilse idin bu yangının üzerine.

Bir Eflatun Aşk

Benim o hep fırtınalarla boğuşan ruhum
Yorulmuyor yaşamaktan.

Midyat’lı bir gümüş ustasıdır, Süryani
Ve yüzündeki çıban gibi
Yüreğinde yaralar
Taşımaktan.

Yorulmuyor yorulmuyor
Ağır işçi
Kedere ve aşka çalışmaktan

Kiminde peçeli bir gülüş çağırıyor
Kiminde kovuluyor kapılardan.


Bak sabah yaklaşıyor birazdan ufuk
moraracak
sevgilim çıplak sokaklarında
ayak seslerim dolaşsın
yasak
ırmaklarında yıkanayım
avuçlarına karlı öpüşler
bırakayım

Rüzgâr
unutulmuş
bir dağ çeşmesine
götürsün bizi.

Zamanın saatleri unuttuğu
Şavkıyan bir dağ çeşmesine.


Ey eflatun aşk
bana eflatun yağmurlar
yağdırabilir misin?

Getirebilir misin geçen günleri geri
tutup yıldızları yanıma oturtabilir misin?

Sana neyi anlatayım
Her sarnıç küflü bir yağmuru
her sevda bir ayrılığı yaşar.

Behçet Aysan



Bir Haiku denemesi daha:

Bugün 2 Temmuz.
O günü hatırlıyoruz
Biz yanıyoruz.

Yüreği Çok Yorgun Gülda