30 Kasım 2009 Pazartesi

GRIFFIN & SABINE




Her şey, Griffin Moss'un - Gryphom Cards 41 Yeats Avenue London N.W.3 England adresine - Sabine Strohem'den şu kartpostalı alması ile başlar ;

Griffin Moss:

Nihayet seninle irtibata geçebilmek ne kadar iyi. Balıklı kartlarından birisini alabilir miyim? Şarap bardağının fincandan daha iyi etkisi olduğu konusunda haklı olduğunu düşünüyorum.

Sabine Strohem
P.O. Box 1. Katie Sicmon Islands South Pacific


Griffin & Sabine serisinin ilk kitabından bahsediyorum. Zavallı Griffin kartı aldığında ne çok şaşırıyor, bunun iki sebebi var ; birincisi Griffin asla Sabine adında birisini tanımıyor ama görünen o ki, kadın onu iyi tanıyor ikincisi bu gizemli kadının, çizdiği karpostalın ilk çalışmasından bile haberi var. Şaşkınlığını, Sabine'nin bahsettiği, kendi çizimi balıklı kartın arkasına yazarak anlatır.
Sabine

Egzotik kartpostalın için teşekkür ederim. Eğer bir hafıza yanılması içersindeysem beni affet ama seni tanımalı mıyım? Benim bu kart için, ilk önce kırılmış fincan çalışması yapıtığımdan nasıl haberin olduğunu bir türlü anlayamıyorum. Kimseye bu çalışmayı gösterdiğimi hatırlamıyorum. Lütfen beni aydınlat.

Griffin Moss

Zaten bu ilk iki kartpostalı okumak yetiyor, hikayeye kapılıp gidiyorsunuz, iki karakterin, peşisıra birbirlerine, yazdıklarını daha büyük bir merakla okur hale geliyorsunuz. Bu garip ve ilgi çekici yazışmalar bir parça romantizmi, bir parça gizemi ve de - hem yazarı hem çizeri Nick Bantock sayesinde - çokça sanatı içinde barındırıyor. Sanırım bu gizlice bir başkasının günlüğünü okumak gibi ya da maillerini... ama çok daha fazlası var karşı konulmaz ''bir çırpıda okuma'' isteğinin yanında çünkü bu iki sıradışı karakterin sadece birbirlerine ne yazdığını merak etmiyorsunuz aynı zamanda bir sonraki sayfada hangi kartın, zarfın, çizimlerin olacağını da merak ediyorsunuz. Bu defa sizi Nick Bantock, kelebek çizimli pullarıyla mı, şapka,ceket,gömlek,pantalon giymiş şık kangurulu kartı ile mi yoksa özel taşıma, ekspres baskılı zarflarıyla mı büyüleyecek bilemiyorsunuz ama Sabine esrarengiz cevapları, Griffin'in sanatına olan saygısı ve kafasının içinde onun çalışmalarını, çizimlerini görebilme (olağanüstü) yeteneği ile Griffin'in kalbini fethetmesini biliyor.


Ruh ikizi olduklarına inanan bu iki sıradışı karakterin sıradışı bir anlatımla okuyucuya aktarılan sıradışı hikayesinin bir sonuda yok gibi, hayal dünyanıza açılan kapı bu kitapta kapanmayacak! İşte bu yüzden serinin ilk kitabı ile yetinmeyeceğiniz kesin. En azından ben yetinmedim, serinin ikinci kitabı ''Sabine's Notebook'' (Sabine'nin Not Defteri) ve son kitap ''The Golden Mean''i (İkisi Ortası) de bir çırpıda okudum. Tuhaf bir tad bırakıyor her biri insanın kafasında... kitapları okuyunca bu garip cümle ile ne demek istediğimi daha iyi anlayacağınızı umuyorum... Sonu anlatılınca izlenemez hale gelen filmler gibi detay verdikçe okunamaz hale gelebileceği korkusuyla burada duruyorum ve bu kitapları değişik bir tarz arayanlara kesinlikle tavsiye ediyorum.
























NICK BANTOCK HAKKINDA

Kimliği : Yazar, illüstratör, sanatçı ve 'pop-up' kitapların yaratıcısı.

Kitapları: 25 kitap yazdı, bunların 11 tanesi, Newyork Times'ın ilk on kitap sıralamasında aynı anda yer alan 3 kitabı dahil, en iyi satanlar listesinde yayınlandı. Kitapları 13 dile çevrildi. Dünya çapında 5 milyondan fazla sattı. Yakın zamanda Weird Tales magazin tarafından, 85 'en garip' hikaye anlatıcılarından biri olarak adlandırıldı. Uluslararası bir çok gazete ve magazinlere hikayeler ve makaleler yazıyor.

Çizimleri: 300'den fazla kitap kapağı çizdi. Londra'da Tom Stoppard and Alec Guiness'ın tiyatro oyunları için tiyatro posterleri tasarladı. Albüm kapakları, reklam kampanyaları, bilim, sanat ve eğlence magazinleri için çizdi. Çeşitli şirket logoları ve grafikleri ile California şarap etiketlerini dizayn etti. Aynı zamanda Nick, Canada Postası için pul seçen 12 jüri üyesinden biri.

Yazar ve çalışmaları hakkında daha fazla bilgi için www.nickbantock.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Küçük Dip Notlar :

1. Evdeki büyük tadilat sonrası kütüphane temizliği yaparken kavuştuğum, yorgunluk şarabımı (!) yudumlarken tekrar okuduğum ve yorgunluğumu unutturup keyiflendirdiği için bir kez daha ne kadar başarılı olduğunu hatırladığım paylaşılmaya değer bulduğum kitap serisi.
2. Araştırmalarıma göre maalesef kitapların Türkçesi yok, İngilizcesi çok güzel ama ...
3. Kitapların devamı var aslında, Griffin ve Sabine ile ilgili hikaye bu üç kitapta toplanıyor. Sonrası ...
4. Ne zaman satınalınmışlar ? 1992 ... Vay be ! Uzun zaman önce.
5. Kitaba dair : Ruh İkizimizi Bulabilecek Kadar, Bulduğumuzda da Kavuşabilecek Kadar Şanslı Olmamızı Diliyorum !...
6. Kitabı okurken hoşuma giden ve hikayeye gerçek havasını veren detaylardan biri de Griffin'in mektuplarındaki yanlış yazımlarının üzerini çizip ya da karalayıp doğrusunu yazması idi. Bu düzeltmeler Griffin'in yazarken ne kadar özendiğini, titizlendiğini, zaman zaman dalgınlaştığını, konsantre olmakta zorlandığını hissettiriyor.
7. Konu ile alakasız ama kitap kulübümüzle alakalı : karton, makas, uhu, ilkokul yıllarındaki elişi dersine dönüş gibi oldu dün akşam :-))) Tercümesi : şifreli olarak ödevlerimden birini bitirdim bu yüzden huzurla huzurlarınızdan ayrılıyorum demek. Yakında çok yakında şifreyi sizde çözeceksiniz sevgili izleyenlerimiz!...

Aycan

6 yorum:

hotmail.com dedi ki...

Aaaaaa bu kitabı bilmezmiyim. Okuduğunda sanki gizlice birinin mektuplarını okuyormuşsun hissene kapılırsın. Ilustrasyonlar muhteşemdi. Bittiğinde acaba detirdiyor adama...... Muhakkak okuncaklar listesine alınmalı

ayşe dedi ki...

hotmail.com benim

Ayşe

Peyman dedi ki...

Aycoşum kesin okumak istiyorum.
Çok ilgimi çekti.

Gulda dedi ki...

Aycan'cığım,

Bu yazının arkasından dün akşam "kartpostal" yapalım önerisi getireceğini düşünüyordum. Kulaklarını da çınlatmıştım.

Beni yanılttın arkadaşım.

aycan dedi ki...

Gülda'cığım,

Şimdi yazıyı yazarken düşündüm desem inanmazsın belki ... samimiyim kendi zarf veya kartpostallarımızı tasarlayabilir miyiz diye öyle bir içimden geçirmiştim. Ama sonra kendi kendime abartma Aycan kızları bayma dedim. Unuttum gitti sonrasında valla. Ayrıca diyelim ki bir an aklıma gelseydi, ki gelmedi, dün ne kadar şımardığıma, lobi yaparak aleni oy toplama yüzsüzlüğüme şahit olanlardansın yüzüm tutmazdı sanırım söylemeye ... ama haklısın düşünce dillenmedikçe ne fayda, kime fayda? Yanılttığıma üzüldüm zira yanıltmayı ve yanılmayı sevmem.

Düşünen ve dillendiren olarak sen teklif etsene gruba? Ben seve seve gönülden yaparım.

Aycan

aycan dedi ki...

Peymoşum,

Ben sana kitapları getiririm bir dahaki buluşmamızda ...

Aycan

İlginizi Çekebilir

Related Posts with Thumbnails