
Bu kitabı seçmemin sebepleri öncelikle kendimi gerçek bir hayvansever olarak adlandırmam, ikincisi hayatımdaki önemli isimlerin 10 yaşındaki yeğenim Elif'in, ablamın, annemin ve Ayşe'ciğimin kendi aramızda tabiri caizse ''kedici'' olmasıdır.
Kitabın gerçek bir hikaye olması beni derinden etkiledi ama aslında Dewey'e benzer bir çok akıllı, duyarlı kedinin evimizin bireylerinden farksız olduğu o günleri hatırlayıp gülümsememe zaman zaman da ağlamama sebep oldu.
Dewey yavru bir kedi, ölmek üzereyken Iowa Eyaletinin Spencer kasabası Halk Kütüphane yöneticisi Vicki Myron tarafından bulunur. Vicki ve dostları tarafından kütüphane'de bakılmaya başlanır. Akabinde kasaba halkının olumlu&olumsuz dikkatini çeker.Vicki, onun kütüphanede kalması için mücadele verir, başarır da... Böylece sarı kahramanımız Dewey on dokuz yıl boyunca Spencer halkına umut, inanç ve sevgi üzerine dersler verir.

Dewey yavru bir kedi, ölmek üzereyken Iowa Eyaletinin Spencer kasabası Halk Kütüphane yöneticisi Vicki Myron tarafından bulunur. Vicki ve dostları tarafından kütüphane'de bakılmaya başlanır. Akabinde kasaba halkının olumlu&olumsuz dikkatini çeker.Vicki, onun kütüphanede kalması için mücadele verir, başarır da... Böylece sarı kahramanımız Dewey on dokuz yıl boyunca Spencer halkına umut, inanç ve sevgi üzerine dersler verir.

Kanımca, bu kitap Nobel veya edebiyat ödülü alamaz, edebiyat dünyasını sarsamaz hatta hatta ilkokul çağı çocuklarına kitap okumayı sevdirmek için önerilebilecek cinsten bir kitap olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.
Sevimli sıcak bir hikaye, samimi, içten, karşısındakiyle konuşurcasına bir anlatım, basit bir dil (korkunç çeviri !...) peki öyleyse ben bloğumuza böyle bir kitabı neden yazdım ? Bu kitabın insanların barbar vahşetlerine karşı çok iyi bir cevap niteliği taşıdığına inadığım için, yeryüzündeki tek 'can taşıyan' varlıkların biz olduğuna kanaat getirmişlerin ne büyük bir yanılgı içersinde olduklarını anlasınlar diye ... ve aklımdan çıkmayan çöp öğütücüsüne atılan yavru köpek yüzünden, sopa ile döve döve öldürülen foklar yüzünden, açlıktan derisi çekilmiş köpeğin üstüne su döküp yetinmeyip tekme atan gırtlağını sıkma noktasına geldiğim duyarsız adam yüzünden, 'elleme ısırır' diyen ebeveynler yüzünden yazdım bu kitabı bloğumuza... daha çok onların okumasını istediğim bir kitap bu. Belki 'Dewey' medeniyetin, eğitimin bile yumuşatamadığı kalpleri hikayesi ile yumuşatmayı başarır, sahibesi Vicki'nin Dewey'in ölümü ardından dediği gibi : 'Her neredeysen' benim senden tek istediğim bu sarı pisicim!...

Vicki ve Dewey'e Sevgilerimle ...
Aycan

Vicki ve Dewey'e Sevgilerimle ...
Aycan